Dinsiz ahlak tabi ki olur. Ahlak'ın var olabilmesi ve temellendirilebilmesi için tanrıya ihtiyaç şart değildir.

Dinsiz ahlak tabi ki olur. Ahlak'ın var olabilmesi ve temellendirilebilmesi için tanrıya ihtiyaç şart değildir.

Editörün Notları

Allah'a inanmadan ahlakı temellendirmek mümkün değildir. Bunu iddia etmekte akla aykırıdır. Ahlak, yaratıcı inancı olmayan topluluklar içerisinde ancak bir örf, kültür olarak meydana çıkar ancak temellendirilemez. Bir yaratıcı olmadan, amaçsızca ve rastgele meydana geldiğini, hislerinin ve duygularının biyolojik bir takım tepkimelerden ibaret olduğunu zanneden biri için herhangi bir manevi şeyin (ahlak, doğru-yanlış, kişisel değerler) bağlayıcı olması akla aykırıdır. Bizim taassup ehli ateistler yerine dünyaca ünlü birçok yazar ve ateist bu konuya tarafsızca değinmiştir:

Friedrich Nietzsche

Nietzsche, Batı medeniyetinin tüm ahlaki değerlerinin Hıristiyanlık temeli üzerine inşa edildiğini savunur. Bu temel yok edildiğinde, değerler sistemi çöker ve nihilizm (hiççilik) -yani hiçbir şeyin gerçek anlamı veya değeri olmadığı inancı- kaçınılmaz hale gelir.

John L. Mackie

Mackie, ateist olmasının yanı sıra bir ahlak şüphecisiydi. Ona göre nesnel ahlaki değerler diye bir şey yoktur. İyilik ve kötülük, evrenin dokusunda var olan gerçek özellikler değil, insan icatlarıdır. Mackie, insanların ahlaktan sanki nesnel bir gerçekmiş gibi bahsettiğini, ancak burada bir hata yaptığını savunur. Buradan hareketle, dinsiz bir nesnel ahlak temeli kurmanın imkansız olduğu sonucuna varır.

Fyodor Dostoyevski

Fyodor Dostoyevski, derin bir dini inanca sahip olmasına rağmen, eserlerinde ateizmin mantıksal sonuçlarını en keskin biçimde sorgulayan yazarlardan biridir. Karamazov Kardeşler adlı romanında, İvan Karamazov'un 'Tanrı yoksa her şey mubahtır' sözü, bu görüşün özünü yansıtır. Dostoyevski'ye göre tanrısal bir yasa koyucu olmadan iyilik ve kötülük nesnel bir standarda sahip olamaz. Ahlak, bireysel tercihlere veya toplumsal uzlaşımlara indirgenir ve bu da nihai bir anlam ve otorite boşluğu doğurur.


Bu soruna çözüm olarak seküler düşünürler Faydacılık, Deontoloji ve Erdem Etiği gibi bir takım fikirler geliştirmiştir ancak bu fikirler de kişiden kişiye değişen bazı değerlerin ön kabulleriyle savunulabilmektedir.

28 Ekim 2025